Hifi ekipmanlarda rezonans sorunsalı;
Rezonans, kelime anlamı olarak, Bir sistemin belirli bir frekansta, dışarıdan gelen bir etkiye en büyük tepkiyi vermesi olayıdır.
Peki nasıl oluyor da hifi dünyasında kullanmış olduğumuz ekipmanlar bu olaydan etkileniyor ve sese negatif etki yapabiliyor?
Cihazlarımız çalışma esnasında hem elektriksel hem de mekanik titreşimlere maruz kalır. Örneğin bir amfi içerisindeki transformer ve diğer dönüştürücüler çalıştıkları sürece titreşim üretirler yada hoparlörlerden yayılan ses dalgaları ve zemindeki titreşimler cihazın kasasına ve içindeki bileşenlere etki eder.
Bu durum ses sinyalinin bozulmasına, distorsiyona, detaylarda azalmaya, stereo sesin dengesini bozarak ses sahnesinin daralmasına veya bulanıklaşmasına neden olur. Çoğumuz bu durum ile yaşamaya alışmışızdır.
Cihazların altına yerleştirilen fabrikasyon ayakların (Spike) amacı tamamen rezonanstan kaynaklanan titreşimleri sönümlemek içindir, fakat çoğunlukla işe yaramazlar.
Peki bu konu ile nasıl mücadele edilir?
Şaşırtıcı gibi görünse de kullanılabilecek ağaç bloklar bize çok olumlu etkiler verecektir.
Farklı ağaç türlerinin farklı yoğunlukları, dolayısı ile farklı rezonans karakteristikleri ve titreşim sönümleme özellikleri bulunmaktadır. Her ağaç türü seste farklı etkiler yaratır.
Örneğin cihazınızın altına yerleştirmiş olduğunuz maun bloklar iyi bir titreşim sönümleme özelliğine sahiptir ve rezonans problemini minimuma indirir. Sese, yumuşak ve sıcak tonlar katar. Abanoz ise yoğun ve sert bir ağaç türüdür, sesin daha net ve detaylı olmasını sağlar.
Kendi sistemimde bu amaçla cihazların altında Isoacoustics Orea izolasyon altlıklarını tercih ediyorum. Paslanmaz çelik çerçevenin içerisinde patentleri kendilerine ait olan kauçuk türevi bir malzemeden üretilmiş. Cihaz ve sehpa ile teması kauçuk yüzey üzerinde. Bu altlıklar çok iyi bir rezonans kontrolü sağlarken, daha temiz bir ses, birbirinden ayrılan enstrümanlar, kontrollü ve derin baslar ve geniş bir stereo sahnesi sunuyor.
Tüm kaynak cihazlarımda bu ürün mevcut fakat bu ürünü tercih etmemdeki tek sebep bu değil.
Çoğumuz Lambalı Amfilerin ve kaynakların yaratmış olduğu sıcak ses tonlarını ve müzikaliteyi severiz. Fakat lambaların çok önemli bir problemi vardır.
Mikrofoni.
Mikrofoni, lamba içerisindeki elemanların (katot, grid, anot vb.) titreşimlerinin ses sinyaline karışması sonucu oluşan bir durumdur. Bu titreşimler genellikle hoparlörden gelen ses dalgaları, amfinin titreşimi veya dışarıdan gelen mekanik etkilerle oluşur.
Yani lamba titrer. Isoacoustics Orea tam bu noktada farkını ortaya koyuyor. Lambalı cihazlardaki mikrofoni problemini de büyük ölçüde ortadan kaldırdığı için kesinlikle fark yaratıyor. Sizler ile bir tecrübemi paylaşmak istiyorum.
Point to point yapıda olan preamfide sağlamış olduklarını duyabilmek için odyofil olmaya gerek yoktu.
Preamfi’nin altına yerleştirildiğinde ses seviyesi artmıştı. Diğer katkıları tahmin edebilirsiniz.
Özellikle lambalı amfi, preamfi ve kaynaklarda sistemin performansına çok önemli katkılar sunuyor.
Isoacoustics bu katkıları ile tüm cihazlarımın altında kullanmış olduğum kendi adıma vazgeçilmez bir bileşen.
Hoparlördeki etkileri farklı bir yazı konusu.